Fidan, ABD’li mevkidaşı Antony Blinken ile yaptığı görüşmeye dair detayları da anlattı. Fidan’ın açıklamaları özetle şöyle:
KUŞATMA VAR: Savaştan önce bölgede bir normalleşme havası vardı. 7 Ekim’den sonra görüldü ki, Filistin davasında değişen bir şey yok. Gazze’de şu an güç kullanımına dayalı bir kuşatma var. Ne elektrik bıraktılar ne su. Hastaneleri okulları bombalıyorlar. İnsanlar orada yaşayamasın, çekip gitsin istiyorlar.
BLINKEN İLE GÖRÜŞME: Blinken’a dedim ki; İsrailliler öldürüldüğü zaman nasıl tepki gösteriyorsanız, Filistinliler öldürüldüğü zaman da tepki göstermelisiniz. Çifte standart, dünyadaki sistemin iflas ettiğini gösteriyor. Kadınları ve çocukları bile ayırt etmeden herkesi topyekün hedef alan İsrail’in yaptıkları ile kendi aranıza mesafe koymazsanız -ki şu anda koymuyorsunuz- bu tüm dünya için daha büyük bir kriz demek. Bizim Amerikalılarla anlaşamadığımız konulardan biri de şu, İsrail’e kayıtsız şartsız destek çıkmaları, ateşkesi istememeleri. Blinken ile çok açık konuştum. Tam ateşkes istedik. Gazze’deki nüfusun tehcir edilmesini kesinlikle kabul etmediğimizi söyledim.
HAMAS GERÇEĞİ: Hamas, Filistin’in bir gerçeğidir, işgal şartlarında ortaya çıkmış bir harekettir. Bu konuda Batı ülkeleriyle aynı düşünmek zorunda değiliz.
NÜKLEER UYARISI: Bazı çılgın İsrailli politikacıların nükleer silah kullanmayı dillendirmeleri büyük bir problem. Biz bölgenin nükleer silahlardan arındırılmasından yanayız.
İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM: Gazze’nin yönetimiyle ilgili bir sorun yok. Gazze savaştan önce yönetiliyordu, şimdi de yönetilmeye devam edebilir. Gazze’nin problemi işgal altında olması. İki devletli çözüm olmadan, Gazze’yi kim yönetecek tarzında bir sorunun tartışılmasını kabul etmiyoruz.
BASKI YAPMALIYIZ: Bizim hedefimiz İsrail’e karşı bu sefer kolektif olarak hareket etmek. Önemli olan diğer ülkelerle hep beraber karar alıp, hep beraber baskı yapmak. İslam İşbirliği Teşkilatı’nda Türkiye, Suudi Arabistan, Endonezya, Nijerya, Ürdün, Mısır ve Katar’dan oluşan bir eylem grubu oluşturuldu. Bu ülkelerin Dışişleri Bakanları, önümüzdeki haftadan itibaren çeşitli ülkelerin başkentlerinde temaslarda bulunmaya başlayacak. Katar krizin başından beri rehinelerin bırakılması için tüm taraflarla iletişim halinde, muazzam bir çaba ortaya koyuyor. Bu konuda biz de elimizden gelen yardımı yapıyoruz. Gazzeli kardeşlerimize sesleniyorum. Yalnız değilsiniz, biz bütün gücümüzle sizin için çalışmaya devam ediyoruz.